18 Kasım 2019 Pazartesi

Eski Amerika Uygarlığı ve Bilimi


Eski Amerika Uygarlığı ve Bilimi

Kolomb öncesi uygarlıklardan birçoğu kalıcı konutlar, şehirler kurmuş, tarım ve sosyal hayatta ilerlemiş, önemli mimari yapılar inşa etmiş, karmaşık sınıfsal topluluklar kurmuşlardır. Bu uygarlıkların bazıları, kalıcı ilk Avrupalı sömürgecilerin gelmesinden önce ortadan kalkmıştır ve sadece arkeolojik buluntular sayesinde bilinmektedir. Diğerleri ise tarih anlatımları sayesinde bilinmektedir. Bu uygarlıklardan çok azı kendi tarihini yazmıştır. Ancak bu yazılı belgeler Avrupalılar tarafından dine karşı metinler olarak görüldüğünden Hristiyan din adamları tarafından imha edilmiştir. Günümüze ancak çok iyi saklanan az sayıda belge ulaşmıştır.
Aztekler dünyadaki en gözalıcı şehirlerden birisi olan Tenochtitlan (günümüzdeki Meksiko) şehrini inşa etmişlerdi. Şehir, suyun üzerine mükemmel bir mühendislik harikası olarak inşa edilmişti ve o dönemde nüfusunun 200 binden çok olduğu tahmin ediliyordu. Ayrıca bu halkların astronomi ve matematik alanlarında ileri durumda oldukları bilinmektedir. Bu eski uygarlıklardan ve halklardan gelenler günümüzde bazı gelenekleri ve uygulamaları Kolomb öncesi atalarına bağlayarak hala uygulamaktadır.

İlk yerleşim

Asya’dan göç

Asya’daki göçebe halkların bugün Bering Boğazı olarak bilinen bölgeden Amerika kıtasına geldikleri düşünülmektedir. Amerikadaki yerli halklardan alınan mitokondri DNA örneklerinin Asya’dan göç eden topluluklarla benzerlik içerisinde olduğu gözlenmiştir. Çağlar boyunca insanoğlu Kuzey Amerika’dan güneye doğru inmiştir. İlk insanın ne zaman Amerikaya göç ettiği tam olarak bilinmemektedir. İlk bilinen uygarlık olan Clovis Uygarlığı, günümüzden 13 bin yıl önceye dayanmaktadır. Ancak 20 bin yıl yaşında olan arkeolojik kazı alanları bulunmuş ve Amerika kıtasına yerleşimin 40 bin ile 13 bin yılları arasında olduğu tahmin edilmektedir. 

Tarih öncesi dönem

Tarımsal gelişme

Amerika’nın ilk yerlileri tarım üretiminde ilerlemiş ve mısır hasadında ustalaşmışlardı. Yerlilerce yetiştirilen diğer ürünler arasında patates, domates, kabak, biber, bezelye, ananas, tatlı patates, çikolata, vanilya, soğan, yerfıstığı, çilek, böğürtlen, papaya, avokado sayılabilir. Dünyada bugün bilinen sebze ve meyvelerin üçte ikisi Amerika kaynaklıdır. Yerli halklar ateşi keşfettikten sonra çok amaçlı olarak kullanmışlardır. Doğal yangınların etkisini taklit etmek ve tarımsal arazi açmak için ormanlarda yapay yangın çıkartılarak temizlenmiş, böylece hem bitkilerin kolay yetişebileceği tarımsal arazi ortaya çıkartılmış hem de ulaşım kolaylığı sağlanmıştır.
Asya, Afrika ve Avrupa kadar yoğun olmasa da Amerikalı yerli halklar da büyükbaş hayvanlara sahiptiler. Orta Amerika ve Meksika’da geyik evcilleştirilmiş, et ve süt ihtiyacı için kullanılmıştır. And Dağları'ndaki uygarlıklar aynı işlev için lama ve deve gillerden alpakaya sahiptiler. Burada domuz yetiştirilmiştir.

MAYALAR
Mayalar, Guatemala, Honduras, Belize ve Meksika’da ortaya çıktılar. Kuruluşları 3000 yıl öncesine dayanıyor. Başta Yucatan adasında olmak üzere Meksikanın güneydoğu bölgesindeki en gelişmiş uygarlık olarak biliniyor.
Maya Medeniyeti anıtlarını ay, güneş ve Venüs’ün hareketlerini gözlemleyerek inşa ettiler ve bunu yaparken de matematik bilgilerini kullandılar. İnşa ettikleri tapınaklar, tanrılara ait yüzlerin heykelleşmiş simgeleriydi.
Çiftçilik konusunda iyiydiler. Kurdukları şehirlerden ticaret ağı oluşturdular ve böylece sosyal sınıf sistemi de yaratmış oldular. M.Ö. 900 yılında bilinmeyen bir nedenle çöken medeniyetin kargaşa, hastalık ve kıtlık etkisiyle zor zamanlar geçirdiği biliniyor.

AZTEKLER
Aztekler 14-16. yüzyıllar arasında Meksika’nın kuzeyini kontrol ettiler. Şehirde kanallar inşa edip kano ulaşımı sağladıkları için İspanyollar şehre ilk geldiğince buraya “Yeni Dünya’nın Venedik’i” dediler.
Aztekler savaşçı bir toplum olarak tanınıyor, tanrılarına sundukları kurbanlarla hatırlanıyorlar. Kıtlık dönemlerinde 10.000e yakın esiri bu sebeple öldürdükleri bilgisi de tarih sayfalarında yer alıyor.

İNKALAR
Ekvator, Peru, Bolivya ve Kuzey Şili topraklarına yayılan İnkalar, Aztekler gibi İspanyol sömürgesi tarafından ortadan kaldırılan ilk medeniyetler arasında yer alıyor. Yazı kullanmamış bir uygarlık oldukları için günümüze ulaşan bilgi oldukça kısıtlı.
Medeniyetin temelleri Cuzco Vadisi’nde atılmış. And Dağları’nın ortasında yer alan Cuzco, muhteşem bir güzelliğe sahip. Keyifli bir İnka turu için en görülebilecek güzel yerlerden biri olduğunu söylemek gerek.
İnka medeniyeti, katı bir hiyerarşiye sahipti. Güneşe tapan İnkaların en eski tanrısı ise İntiydi. Güneşin oğlu olan imparatorun, tanrılar ve insanlar arasında aracılık yaptığına inanılırdı. İmparatorlar, kendilerinden sonra tahta geçecek oğullarını seçerdi. Bu da taht kavgalarını engellerdi. İnkalar “ayylu” toprak sistemini benimsemişlerdi. Bu sistem akrabalık bağlarından oluşan bir yardımlaşma sistemiydi.
Mimarilerinde en göze çarpan şeylerden biri büyük taş bloklar ve yamuk kapılar. Fakat sömürgeden sonra mimarinin büyük bir kısmı zarar görmüş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder